Kahramanmaraş merkezli 10 ilimizi etkileyen yüz yılın en büyük deprem felaketi sonrasında depremden etkilenen ve Akdeniz Üniversitesi Sosyal Tesisleri'nde konaklamaya başlayan 97 kişiden oluşan 35 aileye yönelik Psiko-Sosyal destek semineri düzenlendi. Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Anabilim dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Uslu ve Öğr. Görevlisi Dr. Seval Apaydın tarafından Akdeniz Üniversitesi Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen seminerde afetzedelere gerek ebeveynlerin gerekse çocuklarının yaşadıkları travmanın belirtileri, etkileri ve bu dönemde kendilerine nelerin iyi gelebileceği hakkında bilgilendirmeler yapıldı. "Yaşanan sorunlar normal ama kalıcı değil" Konuşmacılar depremzedelere geçmiş olsun dileklerini ileterek, bu dönemde anlaşılmadıklarını düşünmenin, dünyayı anlamsız ve boş görmenin, yorgunluk, bitkinlik, uyku sorunları, baş ve karın ağrısı, içe kapanma, günlük aktivitelerden zevk almama gibi pek çok sorun yaşamalarının normal olduğu, ancak bu durumun geçici olduğunu ve üstesinden gelebileceklerini de bilmeleri gerektiğine vurgu yaptılar. "Birlik ve beraberlikle hareket edilmeli" Bu dönemde aile içi çatışmalarında olabileceğini belirten Prof. Dr. Mustafa Uslu, "Çok büyük bir acı yaşadınız. Eğer çevrenizle ve ailenizle birlik ve beraberlik içinde hareket edebilirseniz yaralarınızı sarmanız daha kolay olacaktır. Yine de aile içi çatışmalar yaşayacak olursanız birbirinize karşı özellikle çocuklarımıza karşı biraz daha anlayışlı olmaya gayret ederseniz bu süreci en az zararla ve çok daha kolay atlatabilirsiniz. Çocuklarınıza iyi davranabilmeniz için de kendi ruh sağlığınıza dikkat etmelisiniz. Bu dönemde yürüyüşler yapabilirsiniz. Yeme içmenize ve uyku düzeninize mümkün olduğunca dikkat etmelisiniz. Ayrıca sürekli deprem görüntüleri içeren ekranlardan uzak kalmak da ruh sağlığınızı korumanıza yardımcı olacaktır" diye konuştu. "Ergenlik dönemindeki çocuklara dikkat edilmeli" Günlük rutinlerinin bozulması sonucu bebeklerin bile depremden olumsuz yönde etkilendiklerini belirten Öğr. Görevlisi Dr. Seval Apaydın, "Her yaşın kendine göre zorlukları mutlaka var. Ancak bu dönemde ergenlik dönemindeki çocuklar konusunda özellikle biraz daha dikkatli davranmak gerekiyor. Ergenlik dönemi normal zamanlarda bile yönetilmesi zor bir süreçken böylesine afet dönemlerinde durum haliyle daha da zorlaşabiliyor. Deprem sonrası ergenlik dönemindeki çocuklarımızda yoğun bir üzüntü ve keder hissi, aşırı endişe duyma, kendini suçlama, içe kapanma, kendine zarar verme ve madde kullanımı gibi durumlara yönelme davranışları görülebilir. Onun için ebeveynlerin bu dönemdeki çocuklara ayrıca dikkat etmeleri, anlayışlı davranmaları, gerekirse uzmanlardan yardım istemekten çekinmemeleri gerekiyor" şeklinde konuştu. "Devletimiz güçlü milletimiz fedakar" İnteraktif bir ortamda gerçekleşen seminerde depremzedeler kendilerini en çok etkileyen ve onları asıl ayakta tutan şeyin diğer insanların ilgi ve alakalarının olduğunu belirterek, "Bir kez daha anladık ki çok güçlü bir devletimiz, çok büyük ve fedakâr bir milletimiz var. Allah herkesten razı olsun. Bir daha bu acıları göstermesin" ifadelerini kullandı.