Antalya’nın Aksu ilçesinde yaşayan 75 yaşındaki Sevim Palas, yeğenlerinin domates seralarına gelerek onlara yardım ediyor. Yaşlı kadın, "Kocam 5 çocukla beni bırakıp kaçtı gitti. Hepsini ben kendim büyüttüm. 46 sene ev temizliği yaptım. Akıllı kadınım, ne iş verirlerse öğrenip yapıyorum" dedi.

Antalya’nın Aksu ilçesi Çamköy Mahallesi’nde bulunan yeğenlerinin domates seralarına yardıma gelen Sevim Palas, 75 yaşında olmasına rağmen işini büyük bir heyecanla yaptığını söyledi.

Yeğenlerini ziyaret ettiğinde onların çalışmasına katılmak için sera işlerini öğrendiğini belirten Sevim Palas, “4 senedir ablamın çocuklarının serasında verilen işleri büyük bir titizlikle yerine getirmeye çalışıyorum. Onlar ne iş verirse onu yapıyorum. Yaprakları buduyorum, domatesler toprağa temas edip çürümesin diye tabak koyuyorum altlarına. Sonra o tabakları işi bitince topluyorum ve hasada yardımcı oluyorum” dedi.

Geçmişte ailesinin hayvancılıkla uğraştığını belirten Sevim Palas, “Evlendikten sonra evlerde çalıştım. 46 sene ev temizliği yaptım. 5 çocuk dünyaya getirdim. Buraya yardıma geliyorum. Akıllı kadınım ne iş verirlerse öğrenip yapıyorum. 4 senedir ablamın oğlunun serasına yardıma geliyorum. Domatesleri gelip görünce ben de yardım etmek istedim. Sabah seraya geliyoruz, iş bitene kadar devam ediyoruz” dedi.

“Burada çalışmayı seviyorum”

Serada verilen her işe yardımcı olduğunu kaydeden Palas, “Geçmişte seracılık çok kolay değildi. Demre’de bu işi yaptık yıllar önce. Kaput bezle yapıyorduk. Sera naylonu yoktu. Tünel kurulur üstü bezle kapatılırdı. Yer kiralar yapardık. 1963 yıllarında seracılığın ilk yapıldığı zamanlardan bahsediyorum. Şimdi daha kolay. Daha ferah. Plastik sera ve cam seralar yapılıyor. Burada çalışmak hoşuma gidiyor” şeklinde konuştu.

Domatesler toprakla temas etmesin diye domates salkımlarının altına köpük tabakları tek tek kendisinin yerleştirdiğini ifade eden Sevim Palas, “Kaç ağaç varsa hepsinin altına tabak yerleştirdim. Yaklaşık 4-5 dolusu tabakları domates salkımlarının altına yerleştirdim. Sonra bunları tek tek toplayacağım. Bunları bu şekilde yapmazsak toprağa değer ve çürürler” diye belirtti.

“Kocam 5 çocukla beni bırakıp kaçtı gitti”

Bir yanda fırtına ve hortum, diğer yanda deniz keyfi Bir yanda fırtına ve hortum, diğer yanda deniz keyfi

Enerjisini hoş gönüllü olmasına bağlayan Palas, “Yemekten içmekten çok, hoş gönüllü olmak bana yetiyor. Kimseden bir şey istemem, evde ne varsa onunla günü geçiririm. Yaşam şartları eskiden zordu. Bir anımı anlatayım. Daireye kiraya ilk taşındığımız zamanlar gün yapılırdı, bizi kahveye çağırırlardı. Biz de onları davet ederdik. Kahve hazırlayıp içmiyorduk zengin gösteriyorduk kendimizi. O zaman her şey pahalı. Kocam 5 çocukla beni bırakıp kaçtı gitti. Hepsini ben kendim büyüttüm” dedi.

Kaynak: iha